Ülkemizde gün geçtikçe boşanma oranları artmaktadır. Bunların bir çoğu “şiddetli geçimsizlik” nedeniyle olduğu kaynaklara geçmektedir ancak gerçekte olan daha farklı sebeplerde vardır.Çocuklu ve boşanman çift sayıda oldukça artıştadır. Çocukların, boşanma sürecinde psikolojik olarak çok fazla etkilendiği de bilinen bir gerçektir. Bu anlamda boşanan çiftlerin öncelikle çocuklarının ruh sağlını düşünerek dikkatli davranmaları gerekmektedir.
Boşanmayı çocuklar nasıl algılar ve nasıl tepkiler verir?
Çocukların tepki ve davranışları, boşanma arefesinde ya da boşandıktan sonra yaş gruplarına göre farklılık gösteriyor.Genel anlamda hissettikleri duygular; suçluluk,öfke,üzüntü vb… Gözüken davranışlar ve tepkiler ise; okul başarısızlığı,uyku bozuklukları,uyumsuz davranışlar vb olabiliyor… Ayrılma sürecinden etkilenen yaş grubu en fazla 3-6 yaş arası çocuklardır.Bu dönemde soyut düşünme ve muhakeme yeteneği yoktur ve aile odak noktası olduğu için boşanan anne-babanın faturasını kendisine keser.Büyük bir suçluluk duygusu içerisine girer.Yaramazlık yaptığı ya da onları üzdüğü için böyle bir durum olduğunu düşünür.7-12 yaş ise tam tersine kendisini değil anne babayı suçlu bulur.Ergenlik döneminde bilinçli bir dönem olduğu için bazı çocuklara göre normal karşılanırken bazı çocuklar için çok sancılı geçiyor.Bu dönemde çocuklar, evliliğin yürümediğini görebilme kabiliyetindedir ancak kendisinin de içinde bulunduğu karmaşık dönemi tam anlamlandıramadığı için bir bocalamaya girebiliyor.Ergenlik döneminde, daha çok bir taraf seçme durumu da gözüküyor.Anne ya da babaya karşı aşırı agresif davranışlar,madde kullanımı,şiddet eğilimi daha çok bu yaş gruplarında görülmektedir.
Nasıl davranılmalıdır?
Yaş gruplarına göre anlaşılır ve açık bir dille çocuğa boşanma ve bunun sebepleri anlatılmalıdır. En önemlisi çocuğun güvenin kaybetmemek ve bir travma yaratmamak için sevgi ve güven ortamını kaybetmeden hareket etmek gerekir. Bunun içinde, çocuğa boşanma sonrasında yine bir arada etkinliklerde bulunulacağı anne ve babayı yine istediği zaman görebileceği bilgisi verilmeli ve bu yerine getirilmelidir.Boşanma sonrasında çocuğun sabit hayatına müdahale etmeden değişiklikler yapılmalıdır.Örneğin; çocuğun okulunu değiştirmek, şehir değiştirmek gibi yeni bir kiriz yaratacak durumlardan bu hassas dönemde özenle kaçınılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki; her çocuk boşanma sürecinden ve sonrasında yaşanacaklardan mutlaka ufak ya da büyük çapta etkilenir. Çocuğun ruhsal sağlığını korumak ve kendi psikolojinizi muhafaza etmek adına pedagog ve psikologlardan yardım alınmalıdır. Özellikle sancılı ve şiddetli boşanmalarda uzman yardımı asla göz ardı edilmemelidir.
Psikolog Gülşah Pınaroğlu